9 Mart 2009 Pazartesi

karanliga havale edilen kahramanlar... Watchmen!

Spoiler uyarısı:Asagidaki yazi Watchmen filmiyle ilgili ciddi spoilerlar icermektedir. Filmi izlememis olanlarin okumamasi tavsiye edilir!


hello darkness my old friendI've come to talk with you again...
Paul Simon'un insanin kalbini oksayan sesinden bu kez beyazperdenin en iyi cizgi roman uyarlamalarından birinde dinledik unlu sarkiyi. Biz yagmur altinda Komedyen'in cenaze torenini izlerken, sarki butun filmi kabaca ozetlemektedir aslinda. Kahramanlar once ugrunda savastiklari iyi insanlar tarafindan dislanmis, sonrasinda da "karanliga havale edilmeye" baslanmislardir.
Alan Moore'un sinema uyarlamasi en cok merak edilen olaganustu eseri Watchmen'den bahsederken arada bir "Gozculer" diyorum. Sanki bu turkce isim daha havali gibi duruyor. Ancak filmin X-Men misali havali olmak gibi bir derdi yok. Tam tersine yonetmeni Zack Snyder tarafindan olabildigince karanlik olmasi icin ugrasildigi hissedilen bunu onemli olcude de basaran bir film Watchmen. Temel olarak ele alindiginda, 70'lerin sonunda baslayip 80'lerde doruga cikan cizgi roman oykulerinin ve kahramanlarinin ayagi yere basar hale getirilmesinin, gercekcilestirilmesi akiminin oldukca etkili bir temsilcisi Watchmen. Filmde bu ikilik siklikla vurgulaniyor. Kahramanlarin gecmislerindeki goruntuleri ve resimleri B sinifi filmlerin nahifliginde verilirken gunumuzdeki goruntuleri ultra modern efektlerle suslenmis. Oyku bir sekilde super kahramanlarin gelisimindeki nahif detaylari bir mantiga oturtmak istercesine irdelemeler yapiyor. Ciplak veya kostumlu gorundugu sahnelerde guzelligiyle hakikaten nefes kesen Ipek Hayalet/Maline Akerman'in Nite Owl'a soyledigi cumle cok manidar: "Biz niye giydik o kostumleri?" Yine de modern zamanlarin anlatimlarinda bile bir miktar superhero nahifligi katmayi unutmamislar. Antarctica'da Kizilmaske pardesusuyle yuruyen Rorschach "ben boyle iyiyim" diyor. Bir pardesuyle yuruyen-sinifi her ne kadar super kahraman olsa da-siradan bir insan kutupta kac dakika sag kalir acaba? Bunun gibi nahiflikler var ama pek te rahatsiz etmiyor acikcasi. Hatta bir miktar hos duygular uyandiriyor. Super kahramanlarin ortaya cikmasina oldukca akilci bir gerekce getirmis oyku. "Her sey cetelerle basladi. Maske taktiklari icin yakalanmiyorlardi. Polisler olarak biz de ayni yolu izledik, maskeler taktik. Adaleti kendimiz dagitmaya basladik"...
Gunumuzden bakildiginda aslinda super kahramanlarin da zaaflarinin oldugu ve saf kahraman olmadiklari da asikardir. Icraatlari itibariyle lakabiyla celisen Komedyen'in savasta hamile biraktigi kadini yalvarmalarina aldirmadan gozunu kirpmadan oldurdugu, Dr. Manhattan'in buna duygusuzca seyirci kaldigi sahneler, yine Komedyen'in gosteri yapan masum halka ates acarken, Owl'a "onlari kendilerinden koruyoruz ne olacak.." dedigi sahneler muhafazakar cizgi roman anlayisini asan cok cesur anlatimlar. Bu yonelim, oykunun isaret ettigi ABD'nin politik acilimina gonderme yaptigini dusundurdu bana. Super Kahramanlar dunyayi(ABD'yi degil) kurtarirken dusmanlarini da kendileri yaratiyor aslinda. Yoksa varliklarinin anlami kalmayacak. Oyleki asil ihanet-ya da dusmanlik-kendi iclerinden birinden Ozymandias'tan gelirken hic biri gikini cıkaramaz. Ozymandias kendi altust olmus kahraman ideolojisi isiginda milyarlari kurtarmak icin New York'u nukleer bombalarla yok ederken, Idealist Rorschach disinda duruma isyan etmeyi goze alabilen babayigit cikmaz. Oyleki Rorschach'in bu ugurda harcanacak ikinci kahraman olmasi kacinilmazdir.
Cizgi romanlar kendi efsanelerini alt ust ettiklerinde buyuk ses getiriyorlar. Zagor'un efsane macerasi Incuba(Kabus)'u hatirlayiniz. O maceradan sonra kimsenin Zagor'u eskisi gibi bildigini/hatirladigini sanmiyorum. Benzer sekilde Batman/Knightfall ya da Superman/Doomsday akillarda en cok kalan oykuler olmalarini bu yaklasima borclular sanirim.
Simdilerde okuyucu/izleyiciler bu ikinci dalgayi da hazmetmis durumdalar. Cogumuzda eski nahif oykulere acligimiz yeniden depresiyor zaman zaman. Yeni bir siniri asmis olmanin hazziyla hem eski nahif oykuleri hem modern gercekci oykuleri ayni zevkle okumaya/izlemeye basladik. Ilginc bir tecrube.
Filme donersek, oldukca karisik ve yogun bir hikayeyi akillica bir sadelikte ve kafa karistirmadan veren yonetmeni kutlamak lazim. Oykunun ne kadar detayli oldugu dusunuldugunde bir filme uyarlamanin ne kadar zor oldugu goruluyor. Yonetmen tum bunlari aksiyonunu hic eksik etmeden, gozalici bilim kurgu goruntuleri esliginde vermeyi basarmis. Mars sahneleri hakikaten muthis. Bu arada Komedyen'in rozet olarak kullandigi ve Dr. Manhattan ve Silk Spectre'nin muhabbet ettikleri alanda gorulen "gulen surat" Mars yuzeyinde hakikaten vardir. Sadece filmdekinin tersine sag kismi biraz deforme olmus durumdadir.
Alan Moore V For Vendetta'nin tersine bu oykude politik sistemi arka plan olarak kullanmis, kahramanlarin etrafinda yogunlasmis. Ben V For Vendetta'yi daha cok begendim. Ancak bu kiyaslama genel olarak algilanmali. Watchmen ve V aslinda cok farkli kulvarlarin cizgi roman(uyarlama)lari.
3 saate yakin suresiyle yuksek dozda siddet iceren ve gorselligiyle goz dolduran Watchmen, 12 yas ustu tum izleyicilere onerilecek bir eser. Umarim kitabini da filmin tadi kaybolmadan bir an once cikarirlar.
SelamlarLami